Bu yazı Deniz Magazin dergisi Ocak-Şubat 2001 sayısında yayınlandığı gibidir. Fotoğraflar değişiktir.

 

    El Değmemiş bir Güzellik ; BURMA

 

 

 

          batfishvedalgalar.jpg (76257 bytes)                           enginesofcreation2.jpg (57993 bytes)                         anemonandglassfishes.jpg (76551 bytes)

      

 

 

            Hiç hesapta olmayan, tamamen tesadüflere dayalı dalış gezimizin Burma- Liveaboard şekline dönüşmesi aslında kendi başına bir yazı konusu.. Haluk Akbatur-Nazmi Kural-Ferda Büyükbaykal üçlüsü Antalya’daki Turkdive Balosunda, iki hafta sonra Bongkok-Pattaya turuna gideceklerini, Pattaya’da dalış yapmayı planladıklarını ve beni de aralarında görmekten memnun olacaklarını söylediklerinde kendilerine teşekkür edip konuya ısınıp öyle cevap vereceğimi söylemiştim. Uçak fiyatından ucuz tur bedeli, Hint Okyanusunda dalma fikri ve Haluk-Ferda-Nazmi üçlüsü beni çabucak ikna etmeye yetmişti. İnternetten yaptığım araştırmalarda Pattaya’nın dalış açısından pek tercih edilen bir yer olmadığı (düşük vizibilite), Thailand’ın en iyi dalış bölgesinin Similan ve Surin adaları (ülkenin güney batısında, Phuket adasının kuzeyi) olduğu ortaya çıkmıştı. Bangkok-Pattaya turunun Pattaya kısmını iptal edip (tatilide biraz uzatıp) uçakla Phuket’e oradan da 5-6 günlük bir liveaboard ile Similan ve Surin adalarını keşfetmek en mantıklısı göründü.. Yaptığım planın tek zorlayıcı yanı tatili ve dönüş biletini biraz daha uzatmaktı. Nazmi ve Ferda ne yazık ki zaman kıtlıklarından dolayı aramıza katılamadılar. Haluk Akbatur’la ben gerekli rezervasyonları ve ayarlamaları binbir uğraştan sonra tamamladığımızı düşündüğümüz bir anda Liveaboard Dalış Firmasının (South East Asia Liveaboards) teknelerinden birinin arıza yaptığını, o nedenle Similan turunun iptal olduğunu ama arzu edersek Burma’nın (Myanmar) batısında bulunan Mergui Takım adalarına yapılacak olan 7 günlük dalış turuna katılabileceğizi öğrenmiş bulunduk.  Gene internetten yaptığım bir araştırma sonucu Burma dalışlarının Similan’a göre daha iyi olduğunu, çok az teknenin Mergui’de dalış yaptırması nedeniyle el değmemiş sağlıklı mercan resiflerine sahip olduğunu, pelagic balıkları (manta, köpekbalığı, tuna, balina köpekbalığı v.s.) görme ihtimalinin daha yüksek olduğunu öğrenmiş bulunup anında Burma Liveaboard turuna rezervasyonumuzu yaptırdık .

 

 

           seaeagle2.jpg (67809 bytes)                          burmafisherman.jpg (58312 bytes)                             twins2.jpg (50929 bytes)          

 

4 günlük eğlenceli Bangkok gezimizden sonra uçağa binip Phuket adasına oradan da minibüsle Thailand-Burma sınırına gelince gerçek uzakdoğu yüzünü göstermeye başlamıştı adeta.. Bangkok ve Phuket’e göre çok farklı bir ortam, insanlar ve mistik bir hava gözümüze çarptı. İnce uzun nehir kayıklarıyla 30 dakika süren çok fotojenik bir yolculukla sınırı belirleyen nehri geçip teknemiz Wanderlust’a sonunda yerleştik. Wanderlust yaklaşık 14 metre boyunda bir trimaran. Bu sevimli tekne biz dahil 7 dalgıç, bir ingiliz divemaster, bir avustralyalı kaptan, bir Burma hükümeti görevlisi, bir Burmalı yardımcı ve bir Taylandlı ahçı olmak üzere toplam 12 kişiye bir hafta boyunca evsahipliği yaptı. Burma askeri cunta ile yönetildiği için turizme şüphe ile bakan bir hükümeti var. Bundan dolayı Burma’da dalış yapabilmek için  özel izin alıp, teknede Burma hükümet görevlisi bulundurmak gerektiğinden çok az dalış teknesi çalışabiliyor. Biz bir hafta boyunca başka hiçbir dalış teknesini görmedik. Bu gezi boyunca kuzeye doğru Mergui takımadalarına yaptığımız bir haftalık yolculukta katettiğimiz mesafe yaklaşık 400 deniz milini buldu. (Türkiye’de bazı liveaboard dalış teknelerinin bir haftada ancak 50 - 60 deniz milini katettiğini ve dalışların pek çoğunu günlük dalış tekneleriyle beraber yaptığınızı düşününce aklımıza bindiği dalı kesen Nasrettin Hoca geliyor.. Bugün Bodrum ve Marmaris’teki bazı dalış okulları sinek avlarken uçaklar dolusu türk dalgıcın Bodrum büyük reefe dalmaktan gına getirerek yurtdışına gitmesindeki sebeplerden biri de bu yakıt tasarrufu (!) olsa gerek diye düşünüyoruz. )

 

 

glassfish.jpg (77896 bytes)                            pufferfish2.jpg (54753 bytes)                          shrimpgalaxy2.jpg (79317 bytes)

       

 

           Günde 3 dalış ve günaşırı gece dalışı, ayrıca da katedilmesi gereken uzun mesafeleri yapabilmemiz için çok sıkı ve disiplinli bir program uygulamamız gerekti. İlk dalış sabah 7:00’da gerçekleşiyordu. Fotoğrafçı için ışığın çok az olduğu bu saatler diğer dalgıçlar için idealdi (balıkların avlandığı zamanlar). İkinci dalış öğlen, üçüncü dalış ise 16:00 17:00 gibi gerçekleşiyordu. Üçüncü dalışta da ışık oldukça az geliyordu. Burma’nın dalış sezonu Kasım-Nisan ayları arasında olmasına rağmen şansımıza havalar kötü gitti. Sri Lanka açıklarındaki bir siklonun yorgun ve kaba dalgaları bizi seyir esnasında epey yordu ve sualtında da yeniçeri usulü dalış yapmamıza neden oldu. Nedenini anlayamadığımız bir soğuk su kütlesi ve neticesinde plankton patlaması su altındaki görüşü 10 metreye kadar düşürmüştü. Düşük vizibilite, üç dalıştan ikisinin az ışıkta gerçekleşmesi, dördüncü dalıştan sonra housingimin arızaya geçerek beni yedek makinam Nikonosa mahkum etmesi ve üstüne üstlük bana sualtında (geniş açılar için) poz vermeye kimseyi kandıramamam (!) fotoğraf açısından beni epey zorladı. Yediğim bir yemekten zehirlenerek hastalanmam ve 4 dalış kaçırmam (kaçırdığım dalışlarda da manta ve deniz yılanı görülmesi) olayın tuzu biberi oldu.. Buradan çıkarılacak dersler: Tayland’da yemek yemeyin! (şaka şaka) Mutlaka antibiyotik götürün yanınızda.. Benim yanımda olmasaydı okyanusun ortasında o ateşim nasıl düşerdi acaba? İlaç kutunuzun tam teşekküllü olmasında büyük fayda var liveaboardlarda.. Ayrıca da fotoğraf çekiyorsanız mutlaka yedek makinanız ve flaşınız olsun. Benim bir housing ve bir de flaşım 4 dalış sonra arızaya geçti. İki makina üç flaş geziye çıktığım için fotoğraf çekmeye devam edebildim. Türkiye’deki dalışlarda gayet sağlıklı çalışan makinalar yurtdışında denizin ortasına çıkınca kaprisleniyorlar.. Bütün fotoğrafçı arkadaşlarımın çoğunun bu konuda başları ağrımıştır.

   

 

 

coraleater2.jpg (64481 bytes)                             fusiliers2.jpg (56908 bytes)                              glassandgreencoral2.jpg (56808 bytes)

 

 

          Burma’daki dalış noktaları arasında üçü çok meşhur. İlki Burma Banks, kıyıdan oldukça açıkta olan bu sığlıklarda balina köpekbalığı, gray reef köpekbalığı, bull, mako, silvertip vb. köpekbalıklarını görmek mümkün.  Hava koşulları kötü olduğu için ne yazık ki Burma Banks’e gidemedik. Diğer dalış noktası ise Black Rock.. Burası da kıyıdan oldukça uzakta olan ufacık bir kaya kütlesi.. Sabah 6:00’da vardığımız Black Rock’ta bizi üzerimizde uçan deniz kartalı karşılıyor, pençelerinde tahminen bir deniz yılanı var. Gördüğümüz manzaradan etkilenerek dalışa hazırlanıyoruz. Akıntı ve dalgalar oldukça kuvvetli. Suya girmemizle hızla dibe doğru inmemiz bir oluyor. Dalış sonrası diğer dalgıçlardan öğrendiğime göre ben dibe doğru inerken arkamdan bir leopar köpekbalığı (zararsız) dibime kadar sokulup beni inceliyor. Ben flaşların açısı ve ayarlarıyla uğraştığım için görmüyorum. Suyun altında adeta bir katliam var. Büyük balık küçüğü yer misali korkunç bir yaşam mücadelesi var. Etrafımız irili ufaklı kaçışan, kovalayan binbir çeşit balıklarla çevrili. Üçüncü meşhur dalış bölgesi ise “In Through the Out Door” denilen ve içinden sualtı tüneli ile geçilen bir ada. 40 metre uzunluktaki bu tünel adanın öbür tarafında anfitiyatro gibi bir alana açılıyor. Adanın kadrolu köpekbalıkları (gray reef köpekbalıkları) bu tünelden son sürat geçerek tünelin içindeki ve çıkıştaki balıklara ani saldırılarda bulunuyor. Balıklar uzaktan köpekbalığını göremedikleri için gafil avlanıyor. Avlanan köpekbalığının çevikliği, hızı ve zerafeti oldukça büyüleyici..

 

Bu arada fotoğraf çekeyim derken bende gafil avlanıyordum neredeyse. Küçük bir tünelin içinde karanlıkta nefesimi tutmuş bir şekilde balıkları beklerken anfitiyatro denilen yerde diğer dagıçlardan ürken bir köpekbalığı benim içinde bulunduğum dar tünelden (beni içerde göremediğinden dolayı) tam gaz geçmeye kalktı. Kaçacak yerim olmadığı için tek defansım yerimi belli etmek olabilirdi. Bunu da üzerime son hız gelen köpekbalığının fotoğrafını çekerek yapabildim. Gözüne 2x100 watt flaşı yiyen köpekbalığı nasıl yaptığını anlayamadığım bir hareketle hızla 180 derece dönerek uzaklaştı. (300 kg’luk bir balığın saatte 20-30 km hızla bir dalgıca çarpması ilginç bir tecrübe olabilirdi aslında , üstelik bu balık bir gray reef köpekbalığı ise..)

 

 

sharkaccident2.jpg (64629 bytes)                         squiddance2.jpg (59333 bytes)                          rockfish2.jpg (84599 bytes)

 

 

“In Through the Out Door” dalış noktasında yaptığımız dalışlardan son derece memnun kaldık. Burada yaşadığımız ilginç bir olayı herhalde ömür boyu unutmak mümkün değil. Biz aşağıda nurse köpekbalıklarıyla uğraşırken yukarıda 5 metrelik küçük (!) bir balina köpekbalığı Wanderlust’la oynaşıyormuş. 15-20 dakika boyunca zaman zaman teknenin yanına gelerek sırtını kaşımış. Tam biz zodiac botla tekneye geldiğimiz anda ürkerek uzaklaşmış. Ara ara bulamadık bir daha. Şans işte. İki tane remorasını teknenin yanında unutmuş. Zavallılar bizimle beraber onlarda etrafa bakınıp durdular ama nafile.. Beni sıska bulmuş olacaklar ki bana da yapışmadılar. 

 

Dalış turumuzdaki gerçek tehlike köpekbalıkları değildi elbette. Asıl tehlike Taylandlı kaçak balıkçılardı. Yasal olmayan yöntemlerle Tayland kıyılarındaki balıkları tüketen Taylandlı balıkçılar balık stoklarının çok zengin olduğu Mergui takımadalarına dadanmış durumda. Burma sahil güvenliği ile aralarında sık sık çatışmalar çıkıyormuş. Aslında Burma Sahil Güvenlik dediğinizde Taylandlı balıkçılardan ele geçirilmiş ağaç kanolar. Kim sahil güvenlik kim kaçak balıkçı belli olmuyor. Wanderlust genelde gecelemek için akşamüstü koylara girmeye dikkat ediyor. Ancak geceye kalınırsa teknenin heryeri aydınlatılıyor ki kaçak balıkçı varsa paniğe kapılıp bizi sahil güvenlik sanarak kalaşnikoflarla ateşe başlamasın.

 

Dalış aralarında uğradığımız adalardan ikisi bizi oldukça etkiledi.. İlki su ikmali yapmak için uğradığımız içinde şelale olan orta boy bir adaydı. Arkada yağmur ormanı ve ormandan gelen çeşitli seslere karışan şelalenin sesi ve manzara büyüleyiciydi. Uğradığımız ikinci ada da ise yaklaşık 5 km uzunluğunda çok ince ve beyaz mercan kumuna sahip olan muhteşem güzellikte bir kumsal ve arkasında çok sık bir yağmur ormanı vardı. Etrafta uçuşan rengarenk kuşlar, deniz kartalları, ıssızlık ve muhteşem bir güzelliğin içinde kalan ruhumuzu demir alan teknemize geri gelmeye çok zor ikna edebildik.

 

 

glassfishtunnel2.jpg (59430 bytes)                           gorgonian2.jpg (53705 bytes)                           polyps2.jpg (59232 bytes)

  

 

 

Burma’nın el değmemişliği, doğal güzelliği, turizmden nasibini almamış olması, insanının çektiği sefalete rağmen sergilediği misafirperverlik ve güler yüz bizi oldukça etkiledi. Bir hafta boyunca hiçbir dalış teknesi görmemek, ıssızlığın ortasında fıkır fıkır balık kaynayan sağlıklı mercan resiflerine günde yaklaşık 3-4 saat boyunca dalmak bize iyi geldi.. Wanderlust’ın ekibi mükemmel bir dalış ve yaşam ortamı yaratmak için ellerinden geleni yaptılar. Ekipman kuşanırken ve sudan çıkarken yapılan yardımlar dalışın zahmetini ve yükünü minimuma indiriyor. Güleryüzlü divemaster Paul ve Avustralyalı kaptan Hamish oldukça arkadaş canlısı ve kibar insanlar. Özetle South East Asia Liveaboard firması Burma’ya giren ilk dalış firması. İngilizler tarafından yönetiliyor ve kaliteli bir dalış tatili geçirmeniz için ellerinden geleni yapıyorlar.

 

Nasıl Gidilir ? :

 

Pek çok havayolu firmasının Bangkok’a seferleri var. Benim tavsiyem ucuz turlardan birine katılmanız. Uçak parasından ucuza bir haftalık 4 yıldız otelde oda kahvaltı dahil turlar var. Tek dezavantaj uçuşun aktarmalı ve dolayısıyla biraz zahmetli olması. Bayram ve sömestr tatillerinde fiyatlar biraz şişiyor ama diğer zamanlarda oldukça ucuza turlar çıkabiliyor gazetelerde. Biz 575 $’a gidiş dönüş uçak, 1 hafta 4 yıldız otelde oda-kahvaltı dahil bir tura katıldık. Turu yarısından terkederek Phuket’e uçtuk.

 

Nasıl Dalınır ? :

                Dalış ekipmanınızı yanınızda getirmeniz tavsiye olunur zira malzeme kiraları heryerde olduğu gibi buralarda da pahalı. Tropik sularda dalış yapıldığı için trilaminat-lycra dalış elbisesi yeterli gelebilir. Zaman zaman Hint Okyanusundan soğuk su akıntısı gelebiliyor (23-24 derece), bu ihtimale karşı yanınıza 3 mm. neopren dalış elbisesi almanızda da fayda var. Dalış arkadaşım Haluk zaman zaman lycrasıyla üşüdü. Burma dalışları açık denizde yapılan zorlu dalışlar. 3 metreye varan gelgit nedeniyle zaman zaman akıntı ve dalga hareketi oldukça kuvvetli olabiliyor. Dalış sonrası sizi rahatça görebilmeleri için sosis denilen kırmızı ince uzun şamadıralardan veriyorlar. Onsuz görülebilmenin pek imkanı yok. Tavsiyem kendi şamandıranızı yanınıza alın, ufak bir el feneri bulundurun ve ayrıca da B.C.’nizin inflator’ına takılan sirenlerden edinin. Açık deniz dalışlarında yaşanan ölümlerden çoğu akıntıyla sürüklenip kaybolmalardan meydana geliyor. Kaba dalgalı bir denizde belirli bir mesafeden sonra insan kafasını görmek neredeyse imkansız.

        

      Zorlu bir liveaboard turunda size eşlik edecek olan dalış arkadaşınızı iyi seçin: Daracık bir kamarayı paylaşacağınız, bir hafta devamlı burun buruna olacağınız, dalış sırasında zaman zaman birbirinize canınızı emanet edeceğiniz dalış arkadaşınızın seçiminin ne kadar önemli olduğunu söylememe gerek yok herhalde. Ben bu gezide oldukça şanslıydım ;  sevgili dalış arkadaşım Haluk Akbatur olmasaydı Burma maceram bu kadar eğlenceli ve keyifli geçer miydi bilemiyorum?

 

Ne Zaman Dalınır ? :  

        Tayland ve Burma için en ideal dalış mevsimi Kasım – Nisan arası. Bazen bir ay erken veya bir ay geç başlayıp bitebiliyor. Kasım ve Nisan ayları biraz riskli.. Mantaların ve Balina Köpekbalıklarının en çok görüldüğü ay Şubat. Nisan – Kasım ayları arası güney-batı muson rüzgarları yağmur yüklü bulutlarla beraber okyanustan oldukça kaba dalgalar da getirebiliyor.

Nerede ve Kimlerle Dalınır ?

    

        Burma’da yerleşik bir dalış okulu yok. Liveaboard tekneler özel izinle Tayland’dan çıkıyor. Phuket Taylandın dalış başkenti. (Pattaya’da dalışı çok düşük olan vizibilite nedeniyle pek tavsiye etmiyorum) Civarda günübirlik turlarla gidip dalış yapabileceğiniz pek çok ada mevcut. Ayrıca Phuket çıkışlı Similan ve Surin adalarına giden 3-4-5-6 günlük  pek çok liveaboard tekne var. Burma’ya liveaboard dalış turu da Phuket merkezli dalış firmaları tarafından organize ediliyor. Bu arada son derece dikkatli olmak lazım. Pek çok batakçı dalış firması da mevcut. Ben ancak denemiş olmduğum ve en eski ve en güvenilir firmalardan olan South East Asia Liveaboards firması tavsiye edebileceğim. Günübirlik turları, Similan-Surin Turları, Burma Liveaboard dalış turları, Deniz kanosu ve dalış kombinasyonlu macera turları, Tayland-Burma sezonu kapandığında da Endonezya Liveaboard dalış  turları var. İnternet adresi ve telefon numaraları:

 

www.seal-asia.com

tel : 00 66 76 340 406

fax: 00 66 76 340 586

Mr. Graham Frost

Mr. Adam Frost